Rahim kanserleri rahimin iç yüzünü döşeyen endometrial hücrelerden gelişir. Bu nedenle endometrial kanser olarak adlandırılırlar. Endometrial kanser jinekolojik kanserler arasında en sık görülen kanser türüdür. Tüm kanser tipleri göz önüne alındığında meme, akciğer ve barsak tümörlerinin ardından kadınlarda 4. en sık kanserdir. Kadınların yaklaşık % 2-3 görülür. Esas olarak postmenapozal dönemin hastalığıdır.

Risk faktörleri

  • Nuliparite
  • Geç menapoz > 52 yaş
  • Obezite
  • Diabet
  • Karşılanmamış östrojen
  • Tamoksifen tedavisi
  • Atipik endometrial hiperplazi
  • Herediter nonpolipozis kolorektal kanser sendromu
  • Polikistik over sendromu
  • Fonksiyonel over tümörleri
 

Östrojen ve progesteron arasındaki dengenin bozulması endometrial kanser gelişiminde rol oynar. Progesteronla karşılanmamış östrojen endometrial hücreleri uyarır ve kontrolsüz büyüme başlar. Sonuç olarak hiperplazi ve ardından endometrial kanser gelişir.

Hiperplazi ve kanser

  Kansere ilerleme (%)
Basit 1
Kompleks 3
Atipik  
*Basit 8
*Kompleks 29

Progesteron tedavisi atipisiz hiperplazi vakarlında etkili bir tedavi yöntemiyken atipili endometrial hiperplazi vakalarında bu etkinlik düşüktür. Yüksek doz progestojen tedavinin 40 yaş altı atipik hiperplazi ve iyi diferansiye endometrial adenokanser olgularında etkili olduğu yönünde yayınlar vardır. Fertilitesini korumak isteyen hastalarda medikal tedavi denenebilir.

Bulgular

Anormal vajinal kanama en sık görülen bulgudur. Hastaların %90’da rastlanır. Bu nedenle perimenapozal ve postmenapozal dönemde anormal vajinal kanama muhakkak incelenmelidir.Daha nadir olarak pelvik bası hissedilebilir. Hastaların %5’den azında her hangi bir bulgu saptanmaz.

Postmenapozal vajinal kanama nedenleri

  Yüzde
Endometrial atrofi 60-80
Estrojen tedavisi 15-25
Endometrial polip 2-12
Endometrial hiperplazi 5-10
Endometrial kanser 10

Tanı

Aspirasyon biopsi veya dilatasyon küretaj yöntemleriyle alınan endometrial hücrelerin patolojik incelemesi sonucunda endometrial kanser tanısı konur. Pap test endometrial kanserli olguların %30-50’de anormal sonuç verdiği için güvenilir bir test değildir.

Postmenapozal kanamalı hastaların değerlendirilmesinde transvaginal ultrasonografi önemli bir yere sahiptir. Endometrial kalınlığın 5 mm’nin altında olduğu olgularda kanser ihtimali belirgin olarak az olsa da biopsi ihtiyacı halen mevcuttur.

Operasyon öncesi hastalığın yaygınlığını değerlendirmek için akciğer grafisi çekilmeli, CA 125 değerlerine bakılmalıdır. Magmetik rezonans görüntüleme (MRI) operasyon öncesi endometrial invazyon derecesini saptamak açısından faydalıdır.

Evreleme

Evre 1: Tümör uterusa sınırlı

Evre 2: Servikal stromal invazyon mevcut, tümör uterusa sınırlı

Evre 3: Tümör rahim çevresi dokulara ve lenf nodlarına yayılmıştır

Evre 4: Barsak veya mesane invazyonu veya uzak organ metastazı mevcuttur

Tedavi

Erken evre tümörlerde 5 yıllık sağ kalım %90-93 arasındadır. Tercih edilecek yöntem rahim, yumurtalık ve tüplerin abdominal yolla çıkarılmasıdır. Şüpheli görülen lenf düğümlerinden de biyopsi alınır. Alınan materyalin operasyon sırasında yapılacak olan patolojik incelemesine göre ameliyatın genişliğine kara verilir. İleri evre tümörlerde cerrahi tedaviye pelvik ve vajinal radyoterapide eklenebilir.